13 Temmuz 2011 Çarşamba

boş ver gitsin

şu hayatın gökkuşağını görmek, için siyah renklerini geçip boş ver gitsin.
kulağına fısıldanacak aşk cümleleri için ,çirkin sözleri boş ver gitsin
içini kıpır kıpır yapan müzikler varken,can sıkıcı şarkıları boş ver gitsin
şükürle hayatını zenginleştirmek varken,of kelimesini boş ver gitsin.
evet hayat yorucu ama tembellik daha sıkıcı onuda boş ver gitsin
canlı bir robot gibiyiz şu hayatta
ama kalbimiz var
nefes alıyoruz.
o zaman üzüntüleri boş ver gitsin yaşamaya bak.

12 Temmuz 2011 Salı

araba sevdası buymuş demek:((((

evet bugün benim için çok farklı bir gün .eşimin büyük tutkuyla bağlandığı arabamıza veda ettik.bu kadar koyacağını tahmin etmemiştim.şimdi arabada dinlediğimiz müzikleri dinliyorum da içim bir garip oldu.sanki eşimden fazla alışmışım.onun bile hala nasıl sattığına akıl veremiyorum.bu sattığımız 2 arabamız.diğeri bukadar koymamıştı.

hatta takıldım, en büyük tutkunu bıraktın sıra bana mı geliyor yoksa dedim.eşimi tanıdığım günden beri mercedes delisidir.şimdi bu tutkusunundan hevesini aldı.arabamız şuan ankara yollarında.alan kişilere hayırlı olsun.

şimdi nette deli gibi araba arar artık eşim.özelliklede jip istiyor.hangi modelde hangi marka olur bilmiyorum ama şimdiki hevesimiz jip.paramız yetse land rover alacağız ama eşimin beğendiği modeli bizi aşıyor.

e bizde keseye göre bir jip bakıyoruz.

güle güle mercedes  avangardım.seni bu kadar sevdiğimi ben de bilmiyordum.:((((

9 Temmuz 2011 Cumartesi

gebelikte polen kullanabilirmiyim

herkese merhaba,dün ailecek kullanmak için 3kilo polen aldım.ama kendim hamiş olduğum için kullanıp kullanmamakta tereddüt ettim.nette çok fazla bir bilgi bulamadım.

aranızda bilgisi olan varsa yardımcı olursa sevinirim.

7 Temmuz 2011 Perşembe

buzdolabı düzenini nasıl yaparsınız

herkese merhaba, çok merak ettiğim bir şey var.marketten yada pazardan aldığınız sebze meyve ve dolaba koyduğunuz yiyecekleri yıkayıp mı dolaba koyarsınız yoksa yıkamadan poşetiyle mi.

koyarken saklama kaplarını mı kullanıyorsunuz yoksa poşet mi.sizin takıntılarınız var mı bu konuda.

hangisi daha doğru sizin uygulamalarınız nasıl.görüşlerinizi paylaşırsanız sevinirim.

1 Temmuz 2011 Cuma

kızım ile ilgili 2 sorunum var

herkese selam
3 yaşını dolduran pıtırcımğım kızımla ilgili 2 sorunum var.

1.si kızım malesef tırnağını yiyor.ne yaptıysam dediysem olmadı.bugün evdeki ojenin içine acı biber koyup sürdüm.ve söyledim.bak sakın yeme diye.bakalım işe yarayacakmı.

2.si yazmaya çekiniyorum ama sütü bıraktıktan sonra fazla aramadığı memeye merak.oyun yapıyor.ama ben rahatsız oluyorum.anne bir kere dokunayım diyor.bazen emecem diyo.benimkisi babaannesinin ki hatta yenge komşu teyze farketmiyor..bu konuda ne yapacağımı bilmiyorum.

kızım sen büyüdün .bebekken emiyordun artık yemek yiyorsun diyorum.o da bana kardeşim gelince o memelerinden mucuk mucuk emecek değil mi diyor.ama kıskanır gibi demiyor.kıyamam diyor kardeşi için.

fikri olan varsa yardımlarını bekliyorum.

29 Haziran 2011 Çarşamba

bol resimli bir yazı

öncelikle herkese  günaydın.
geçen hafta neler yaptım yazamadım postuna hoşgeldiniz.doğuma gün sayan bir anne olarak bir saatim bir saatime uymuyor.bu yüzden yaptığım herşey bana değerli geliyor.

bıçaklığımın tahtasını sevmiyordum.yapışkan kağıtlarla kapladım.sonra kızıma bu kutuyu kapladım.toka kutusu yaptım.


hamile olunca insan yemek yapmak bile istemiyor.ama bazen gayretlenip mutfağa girişiyorum.geçen haftada böyle bir günde önce çok sevmesemde biber dolması yaptım.kızım buna bayılıyor.

sonra eşime yufka aldırmıştım.börek yapayım diye.bir tepsi ıspanaklı lorlu börek yaptım.

sonra aklıma dolapta rendelenmiş kabaklar geldi.hazır fırın yanmışken bir tepside kabaklı kek yaptım.


ertesi gün manisaya abimlere gittik .çarşıya gitmek için güneşten uzakta arka sokakları kullandık.çünkü güneşte nefes alamıyorum.yaz hamileliğini hiç tavsiye etmem.zorluyor insanı.
gelinimiz hamiş hatırası olsun diyerek benim resmimi çekti.bu yaz kıyafetim bu
ve bu yorucu günlerden sonra bir gün boyunca yattım.kendime fazla yüklenmişim.pili şarz etmek için yiyip yattım.
şuanda pilim bitti.ben yatmaya gidiyorum.by

28 Haziran 2011 Salı

MİRAÇ KANDİLİNİZ HAYIRLI OLSUN

MİRAÇ KANDİLİ
Feyiz ve bereketin coştuğu mübarek gecelerimizden biri de Miraç Gecesidir. Miraç bir yükseliştir, bütün süfli duygulardan, beşeri hislerden ter temiz bir kulluğa, en yüce mertebeye terakki ediştir. Resulullahın (a.s.m.) şahsında insanlığın önüne açılmış sınırsız bir terakki ufkudur.
Bu ulvi seyahat, mucizelerin en büyüğüdür. Miraç mucizesi Kur'ân-ı Kerimde âyetlerle anlatılmış ve varlığı inkâr edilemeyecek bir şekilde ortaya konmuştur. Bu îlâhî yolculuğun ilk merhalesi olan Mescid-i Aksâya kadarki safha Kur'ân'da şöyle anlatılır:

�Âyetlerimizden bir kısmını ona göstermek için kulunu bir gece Mescid-i Haram'dan alıp çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâ'ya seyahat ettiren Allah, her türlü noksandan münezzehtir. Şüphesiz ki O her şeyi hakkıyla işiten, herşeyi hakkıyla görendir.� (İsra Suresi, 1)

Miraçın ikinci merhalesi de Mescid-i Aksâdan başlayarak semânın bütün tabakalarından geçip tâ İlâhi huzura varmasıdır. Bu safha da Necm Sûresinde şöyle' anlatılır:

�O ufkun en yukarısında idi. Sonra indi ve yaklaştı. Nihayet kendisine iki yay kadar, hatta daha da yakın oldu. Sonra da vahyolunacak şeyi Allah kuluna vahyetti. O�nun gördüğünü kalbi yalanlamadı. Şimdi O�nun gördüğü hakkında onunla mücadele mi edeceksiniz? And olsun ki onu bir kere daha hakiki suretinde gördü. Sidre-i Müntehâda gördü. Ki, onun yanında Me'vâ Cenneti vardır. O zaman Sidre'yi Allah'ın nuru kaplamıştı. Gözü ne şaştı, ne de başka bir şeye baktı. And olsun ki Rabbinin âyetlerinden en büyüklerini gördü.� (Necm Suresi, 7-18.)

Miraç nasıl oldu?
Miraç, Receb ayının 27. Gecesi Cenab-ı Hakkın daveti üzerine Cebrail Aleyhisselâmın rehberliğinde Peygamber Efendimiz Aleyhissalâtü Vesselamın Mescid-i Haramdan Mescid-i Aksâ'ya, oradan semaya, yüce âlemlere, İlâhî huzura yükselmesidir.
Peygamber Aleyhissalâtü Vesselam Mescid-i Haramdan (Mekke'den), Mescid-i Aksâ'ya (Kudüs'e) ata benzer beyaz bir Cennet bineği olan Burak ile geldi. Kudüs'e gelmeden yol üzerinde Hz. Musa'nın makamına uğradı, orada iki rekât namaz kıldı, daha sonra Mescid-i Aksâ'ya geldi. Orada bütün peygamberler kendisini karşıladı. Miraçını kutladılar. Peygamber Aleyhissalâtü Vesselam burada peygamberlere iki rekat namaz kıldırdı, bir hutbe okudu.
Bir rivayette Hz. İsa'nın doğduğu yer olan Betlaham'a uğradı, orada da iki rekât namaz kıldı. Ve bugün Kubbetü's-Sahra'nın bulunduğu yerden Muallak Taşının üzerinden Miraça yükseldi.

Semanın bütün tabakalarına uğradı. Sırasıyla yedi sema tabakalarında bulunan Hz. Adem, Hz. Yahya ve Hz. Îsa, Hz. Yusuf, Hz. İdris, Hz. Harun, Hz. Musa ve Hz. İbrahim gibi peygamberlerle görüştü, Onlar kendisine �Hoş geldin� dediler, tebrik ettiler.
Bundan Sonra Hz. Cebrail ile birlikte imkân ile vü-cub ortası (kâinatın bittiği yer) Sidretü'l-müntehâ'ya geldiler. Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam orada ikisi gizli, ikisi açıktan akan (Nil, Fırat) dört nehir gördü. Sonra hergün yetmiş meleğin ziyaret ettiği Beytü'l-Ma'mur'u ziyaret etti.
Hz. Cebrail'in buradan öteye gitmesi mümkün değildi. Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam bundan sonra Refref adında bir vasıta ile zaman ve mekândan münezzeh (uzak) olan Cenab-ı Hakkın cemaliyle müşerref oldu.
Süleyman Çelebi'nin dediği gibi

�Aşikâre gördü Rabbü'l-izzeti/Âhirette öyle görür ümmeti� İnşaallah...

Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam Rabbinin huzurundan döndükten sonra Hz. Musa ile karşılaştı., �Allah ümmetine neyi farz kıldı?� diye sorunca, Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam �50 vakit namaz� buyurdu.

Hz. Musa'nın, �Rabbine dön, azaltması için Rabbinden niyazda bulun, ümmetin buna güç yetiremez� demesi üzerine, Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam, beş sefer Cenab-ı Hakka niyazda bulundu, her seferinde 10 vakit indi, sonunda beş vakitte karar kıldı.

Daha sonra Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam Hz. Cebrail'in rehberliğinde Cenneti, Cehennemi, âhiret menzillerini ve bütün âlemleri gezdi, gördü, Mekke'ye döndü.

Sabah olunca Kabe'nin yanında Mekkelilere Miraçı anlattı. Onlar Peygamberimizden delil istediler. Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam de onlara yolda gördüğü kafilelerinden haber verdi. Kureyşliler hemen kafileleri karşılamak için Mekke dışına çıktılar. Gelenleri aynen Peygamberimizin Aleyhissalâtü Vesselam haber verdiği gibi gördüler, ama iman nasip olmadı.

Ama yine de Peygamberimizden üst üste Miraça çıktığına dair delil istediler. Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam Kudüs'e, Mescid-i Aksâ'ya uğradığını anlatınca Kureyşliler, �Bir ayda gidilebilen Bir yere Muhammed nasıl bir gecede gidip gelebilir?� diye itiraz ettiler, ardından da Mescid-i Aksâ'yı görmüş olanlar, �Mescid-i Aksâ'yı bize anlatır mısın?� diye Peygamberimize soru yönelttiler.

Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselam şöyle anlattı:
�Onların yalanlamalarından ve sorularından çok sıkıldım. Hatta o ana kadar öyle bir sıkıntı hiç çekmemiştim. Derken Cenab-ı Hak birden Beytü'l-Makdis'i bana gösterdi. Ben de ona bakarak her şeyi birer birer tarif ettim. Hatta bana, �Beytü'l-Makdis'in kaç kapısı var?� diye sordular. Halbuki ben onun kapılarını saymamıştım. Beytü'l-Makdis karşımda görününce ona bakmaya ve kapılarını teker teker saymaya ve anlatmaya başladım.�

Bunun üzerine müşrikler:
�Vallahi dos doğru tarif ettin� dediler, ama yine de iman etmediler.

O esnada Hz. Ebû Bekir çıkageldi, müşrikler durumu ona haber verdiler. Hz. Ebû Bekir, �Eğer bu sözleri ondan duymuşsanız seksiz şüphesiz doğrudur� diyerek hemen tasdik etti ve bundan sonra Hz. Ebû Bekir �Sıddîk, tereddütsüz inanan� ünvanını aldı.

22 Haziran 2011 Çarşamba

erkekler neden eşleriyle çarşıya çıkmayı sevmez

herkese merhaba
eşim gece işlediği için 2 gündür uykusuzdu.bugün izin vermişler.sabah 7 eve geldi.uykusuz olduğundan 12 ye kadar uyudu.zaten kıyamam ona.

kahvaltı kahve derken saatler geçti.bir bakmışız saat 3 olmuş.pazartesi çarşıda işim vardı.evimizin girişine ayna bakmıştım.onlardan bahsettim.ama bizimki benimle çarşıya çıkmaya niyeti olmadığından uflamaya başladı.

neymiş oradan spora gidecekmiş.iyi tamam da zaten evde az kalıyor.bir daha ne zaman bakacağız .ama yok isteksiz tamam gel dedi.bende böyle isteksiz şeyleri sevmem.yok gelmiyorum dedim.ben yük müyüm insana.

erkekler neden böyle eşlerini sadece yemek ve özel hayatlarına ait bir canlı gibi görüyorlar.bu hayat 2mizin değil mi.

çarşıya çıkalım mı demeye korkuyorum.hamiş olarak tek başıma da çıkamıyorum artık.pazarteside mecburen çıkmıştım.
ben aslında onun hayatını kolaylaştıracak o kadar işi üstlenirken.beni yük görmesi(en azından öyle hissettiriyor.)beni üzüyor.

ben eşimle hayattan zevk almak istiyorum.gezmek tozmak eğlenceli vakit geçirmek istiyorum.ama eşim daha çok pc başında o saçma oyunlarına bakmayı yeğliyor.yada pc araba araştırmak benimle olmaktan ona zevk veriyor.ha bende yanında birşeylerle uğraşıyorsam bu ona yetiyor. geleceği konuşmak ki 2.bebek yoldayken birşeyleri planlamamız lazım .

2 cinsin beyni ne kadar farklı çalışıyor.para kazanması yetmiyor erkeğin.hayatı paylaşmalı eşiyle.onunla hayattan zevk aldığını hissettirmeli.

of be ne yazdım.aslında bir o kadar da yazarım.ama beni dışarı çıkarmayan eşime yemek yapmam lazım.ne de olsa ben yemek yapmaktan sorumluyum.çocuk bakarım.çocuk doğururum.

büyüklerimizden bir söz öğrendik.
'elindeki kötünün en iyisi diyerek sahip çık.'

böyle bir yazıyı Rabbime şükürle bitiriyorum.
Rabbim verdiklerine şükürler olsun.

21 Haziran 2011 Salı

ölüme ramak kala

herkese merhaba

yemekten sonra su içerken birden genzime su kaçtı.ama öyle böyle değil cidden suyla boğulacaktım nefes alamadım.öksürüyorum ama nafile .pisi pisine gidiyordum.birden burnumdan nefes almak geldi.derin derin nefes alıp verdim.bir yandan öksürmeye devam.yarım saat kendime gelemedim.bebeğimi düşündüm.bir an herşeyin ne kadar boş olduğu aklıma geldi gidiyorum işte dedim.verilmiş sadakalarımız karşılık geldi diyorum.Rabbim 2 çocuğuma ve eşime bağışladı beni.şaka gibi bir varsın bir den yok olabilirsin.
şu saniyelerimi yaşatan Rabbime şükürler olsun.

uğurböceği ne alemde

herkese merhaba
bloglara bakıyorum da kabuğuna çekilen  sadece ben değilmişim.aktif olan blog sayısı epey azalmış.yazdan mıdır.blog yasağının uğursuzluğundan mıdır çoğu arkadaş yazmayı benim gibi azalttı.gerçi benim hamişliğimin etkisi büyük.

pc başına fazla geçmemem lazım.ama blogların yazdıklarını okuyorum.ama çoğuna yorum bırakmaya vaktim olmuyor.

bu arada günümüz yavaş yavaş azalıyor.ben şuan 60 kiloyum.son 2 ayda daha kaç kilo alırım bilmiyorum.kontrollerimiz iyi gidiyor.beni şimdiden doğum düşüncesi sardı.ilkinde sezeryan  olduğu için  yine .doğum şekli aynı olacak.ama benim korkum anestezi şekli.epidural anestezide ilkinde tam uyuşmamıştım.sonradan genel anesteziye çevirmişlerdi.ama ameliyattan sonra rahattım epidural sayesinde.şimdi ne yapacağım.genel anesteziden uyanınca çok kötü oluyormuş anneler.kafam çok karşık bu konuda.

kızımıza hale isim bulamadık.ama birinci sırada ahsen sena var.siz yine fikir verin olurmu.benden bu akşamlık bu kadar.